Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde havanın çok güzel olduğu bir gün, büyük bir çınar ağacı yapraklarını güneşlendiriyormuş. Bu dalların, yaprakların üzerinde birde kuş yuvası varmış. Yuvanın içinde sevimli, minik ve çok aç yavrular uyuyormuş.
Yavrularının acıktığını gören anne kuş, yemek bulmak için yuvadan uçmuş. Annelerinin yokluğunda yavrular uyanmış. Biraz etrafı izlemişler ve o sırada anneleri ağzında yemeklerle yuvaya gelmiş. Annelerinin geldiğini gören yavrular sevinçten ötmeye başlamış. Anne kuş getirdiği yemeklerin hepsini yavrularına yedirmiş ve yavrular karnı doyunca mutluluktan ötmeye başlamış. İçlerinden biri: “Anneciğim, ben ormanı çok merak ediyorum, biraz ormanı dolaşabilir miyim?” diye sormuş. Anne kuş: “Üzgünüm yavrum dolaşamazsın çünkü orman sizin için çok tehlikeli” demiş. Minik kuş “Tamam anne diyerek kardeşleri ile oyun oynamaya başlamış. Akşam olduğunda bütün yavrular uykuya dalmış ama içlerinden biri hariç o da meraklı minik kuşmuş. Ormanı çok merak ettiği için annesine haber vermeden ormana doğru uçmaya başlamış. Bir süre uçtuktan sonra yolunu kaybetmiş ve ağlamaya başlamış. O sırada karşısına bir kaz çıkmış. Minik kuş kazı görünce korkmuş ve geri çekilmiş. Kaz: “Korkma küçük kuş ben sana zarar vermem. Neden ağlıyorsun diye merak ettim. Hem bu saatte senin yuvanda olman lazım orman senin için tehlikeli” demiş. Meraklı minik kuş anlatmaya başlamış, yuvadan çıktığını ve yolunu kaybettiğini söylemiş. Kaz, kuşu dinlemiş ve “Tamam tarif ettiğine göre evin bir kaç ağaç ötede geri dönüp gidebilirsin” demiş. Minik kuş: “Ama kolum çok acıyor” demiş. Kaz: “O zaman seni doktor baykuşa götüreyim” demiş ve kuşu alıp doktorun yanına gitmişler. Doktor baykuş, minik kuşun kanadını sarmış ve bir kaç ilaç vermiş. Kanadı sarılı olduğu içinde uçamıyormuş. Uçamadığı için minik kuş ağlamaya başlamış. “Ben annemi ve kardeşlerimi çok özledim, onların yanına gitmek istiyorum” demiş. Kaz, kuşun ağlamasına dayanamamış: “O zaman gel seni annene götüreyim” demiş. Minik kuş: “Seninle o kadar uzağa gelemem annem çok kızar, yabancılara güvenemem” demiş. Kaz, minik kuşa hak vermiş: “O zaman bekle anneni çağırıp geleyim” demiş.
Kaz hızla anne kuşun yanına uçmuş ve yavrusunu bulduğunu, şuan doktorun yanında olduğunu ve iyi olduğunu söylemiş. Anne kuş hemen yavrusunu almak için yola koyulmuş ve kısa süre içinde yavrusuna kavuşmuş. Anne kuş ve yavru kuş birbirlerine hemen sarılmışlar. Anne kuş: “Neden bana haber vermeden gittin?” diye sormuş. Yavru kuş: “Özür dilerim anne, gitmemem gerekirdi. Bir daha asla senden habersiz gitmeyeceğim” demiş. Anne ve yavru kuş kaza da çok teşekkür etmişler ve onu akşam yemeğine davet etmişler. Akşam olduğunda beraber yemek yemişler ve herkes çok mutluymuş. Minik kuş yaptığı hatayı çok iyi anlamış ve bir daha asla aynı hatayı yapıp kendisini tehlikeye atmamış. Masal da burada bitmiş.
Uzun masal okumayı seviyorsanız Uzun Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.