Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur zaman içinde ormanda yaşayan minik bir sincap varmış. Bu sincap ormandaki büyük meşe ağacının kovuğunda ailesi ile yaşarmış. Baba sincap ormanın güvenliğinden sorumlu imiş. Her sabah erkenden evden çıkar ormanda yaşayan hayvanları kontrol eder ve ormana gelip giden insanları takip edermiş. Bizim minik sincap babası işte iken sıkılmamak için her gün büyük meşe ağacının en tepesine çıkar ve ormanı izlermiş.
Günlerden bir gün en yukarda ormanı izlerken yavru bir leylek konmuş meşe ağacının dalına. Sessizce onu izlemiş. Soluk soluğa kalan leylek fark etmemiş sincabı. Uçup gitmediğini görünce sincap tüm cesaretini toplamış ‘merhaba’ demiş. Leylek önce biraz korkmuş ama sesin geldiği tarafa dönüp sincabı görünce rahatlamış. ‘Merhaba’ diye cevap vermiş. Sincap neden böyle soluk soluğa kaldığını sormuş yavru leyleğe. İlerideki gölde mola veren sürüsüne yetişmeye çalıştığını söylemiş. Yavru sincap düşünmüş taşınmış meşe ağacının yanındaki söğüt ağacında yaşayan maymun arkadaşına haber vermiş. Maymun yavru leylek ve yavru sincabı sırtına alıp onları göle götürmüş. Uçmaktan çok yorgun olan leylek gölün kenarına geldiklerinde ailesini ve sürüsünü görünce çok mutlu olmuş.
Leylek sürüsü göl kenarında biraz daha dinlenecekmiş. O sırada bizim yavru sincap yavru leylek sohbet etmeye dalmış ve zamanın nasıl geçtiğini anlamamış. Uykucu maymunda yine bir ağaç gölgesinde şekerleme yapıyormuş tabi. Leylek sürüsünün lideri akşam olmak üzere olduğunu ve yola çıkacaklarını söyleyince yavru sincap zamanın çok geçtiğini ve annesinin onu merak ettiğini hissedip telaşlanmış. Daha önce evinden bu kadar uzaklaşmayan yavru sincap maymun arkadaşını aramaya başlamış. Neyse ki çabucak bulmuş maymunu. Leylekler ile vedalaşan yavru sincap büyük meşe ağacına maymunla beraber dönmüş. Ama döndüğünde bir sorun varmış. Anne sincap telaş içindeymiş. Yavru sincabı görünce koşup sarılmış. Bir kartalın yada bir atmacanın onu kapmasından öyle korkmuş ki, yavru sincaba biraz kızmış. Baba sincap eve döndüğünde yavru sincabın mutsuz, anne sincabın da korkmuş halini görünce sormuş hemen. Anne sincap yavru sincabın evden izinsiz uzaklaştığını anlatmış tabi. Yavru sincap sessizce dinlemiş. Baba sincap önce yemek yiyelim sonra bir de sen anlatırsın baba demiş yavru sincaba.
Yemekten sonra yavru sincap babasına, bir leylek ile tanıştığını, ona yardım ettiğini, ailesinin yanına götürdüğünü, sonra yavru leyleğin uçarak gördüğü yerleri anlatırken zamanın nasıl geçtiğini fark etmeyince annesinin telaş ettiğini anlatmış.
Baba sincap dikkatlice her şeyi dinlemiş ve yavru sincabın başını okşayıp ‘Bak yavrum orman henüz senin için hala tehlikeli olabilir. Maymun arkadaşınla gitmişsin ve leylek arkadaşına yardım etmişsin. Bu iki şey doğru. Ama annene haber vermemen yanlış, bir daha ki sefere annene haber ver ve böyle bir yardım konusu olunca bırak büyükler yardım etsin. Henüz çok küçüksün demiş.’ Yavru sincap babasına söz vermiş annesine haber vermeden meşe ağacından ayrılmayacağına. Annesine sarılıp özür dilemiş.
O günden sonra bizim minik sincap meşe ağacındaki günlerini ormanı izleyerek geçirmeye devam etmiş. Masal da burada bitmiş.
Daha fazla uzun masal okumak isterseniz Uzun Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.