Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde, develer tellal iken pireler berber iken ormanın birinde yavru hayvanların gittiği bir orman okulu varmış. Bu orman okuluna tilkiler, filler, zebralar, geyikler bir de kaplan yavrusu gidermiş. Bu kaplan yavrusunun adı Çizgili imiş.
Çizgili diğer kaplanlar ve hayvanlar gibi değilmiş çünkü Çizgili utangaç bir kaplanmış. Diğer arkadaşları teneffüste oyunlar oynarken Çizgili, sınıfta oturup resim çizermiş ve arkadaşlarıyla ise hiç konuşmazmış. Bir gün öğretmen olan ayı durumu fark etmiş ve teneffüste onu yanına çağırmış ve ona şöyle demiş “Bak Çizgili eğer arkadaşlarınla konuşup oynamazsan çok yalnız kalırsın. Bundan sonra arkadaşlarınla konuşup oyun oynamalısın tamam mı?” Çizgili ise utanarak “Tamam öğretmenim” demiş. Çıkış zili çaldığında bütün yavrular evlerine gitmişler, Çizgili eve geldiğinde annesi onun üzgün olduğunu fark etmiş “Çizgili neden bu kadar üzgünsün?” diye sormuş. Çizgili ise annesine şöyle cevap vermiş “Anne biliyor musun benim hiç arkadaşım yok bu yüzden çok üzgünüm” demiş. Annesi de “Neden hiç arkadaşın olmadığını biliyorum çünkü sen hiç arkadaşlarınla oyun oynayıp, arkadaş olup konuşmuyorsun. Eğer arkadaş olmazsan yalnız kalacaksın bir daha ki sefer arkadaşlarınla oyun oyna ve konuş tamam mı? demiş. Çizgili ise “Tamam anneciğim bir daha ki sefer onlarla konuşup oyun oynayacağım” demiş.
Ertesi gün okula gider gitmez tahtaya çıkmış ve arkadaşlarına “Arkadaşlar biliyorsunuz ki ben hiç sizinle arkadaş olamadım ama öğrendim ki arkadaş olunca yalnız kalmazmışım bu yüzden ben de artık sizinle oyun oynayabilir miyim? diye sormuş. Arkadaşları da hep bir ağızdan “Olur” demişler ve o günden sonra Çizgili arkadaşlarından utanmamış ve hep oyun oynayıp konuşmaya başlamış. Hem o hem de arkadaşları çok mutluymuş. Masal da burada bitmiş.
Kısa masal okumayı seviyorsanız Kısa Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.