Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde ormanın derinliklerinde yaşayan turuncu ve siyah renkleri olan çok tatlı bir kaplan varmış. Bu kaplanın adı Mutlu imiş. Mutlu, adı gibi mutlu bir kaplanmış. Gülmeyi, eğlenmeyi, arkadaşlarıyla vakit geçirmeyi, onlara sürpriz yapmayı çok severmiş.
Mutlu her gün bir bahane bulur arkadaşlarından birisine hediye verirmiş. Bu hediyeler çok pahalı hediyeler değilmiş. Bazen yolda rastladığı güzel bir taşı alır boyar, bazen düşen yaprağı kolye yaparmış. Onun bu cömert hali arkadaşları tarafından çok sevilirmiş. Hepsi Mutlu’nun çok iyi bir kaplan olduğunu düşünürmüş. Mutlu’nun arkadaşları “Bir kere de biz Mutlu’yu Mutlu edelim” diye düşünmüşler ve yaklaşan doğum günü için hazırlıklara başlamışlar. Hiçbir hayvan Mutlu’ya sürprizi belli etmemiş. Bu oldukça zor olsa da Mutlu’yu bir şekilde yanlarından uzaklaşmayı başarmışlar. Sonunda beklenen gün gelip çatmış ve küçük kaplan için kocaman bir parti hazırlanmış. Herkes elini taşın altına koymuş ve durmadan çalışmış. Kocaman bir pasta, leziz yemekler, rengarenk balonlar yapmışlar.
Orman adeta ışıl ışıl parlıyormuş. İçlerinden biri koşarak Mutlu’yu çağırmış. “Mutlu acil gelmelisin, çok kötü bir şey oldu” demiş. Mutlu korkuyla evinden çıkmış ve koşarak arkadaşını takip etmiş. Nefes nefese kalan Mutlu, kendisine geldiğinde etrafın ne kadar güzel süslendiğini fark etmiş. Bütün hayvanlar hep birlikte “İyi ki doğdun Mutlu” diye bağırmaya başlamışlar. Mutlu, sevinçten ne yapacağını şaşırmış. Bugüne kadar herkesi mutlu eden Mutlu, arkadaşları tarafından da mutlu edildiği için çok mutlu olmuş. O günü hiç unutmamış. Bütün hayvanlar dostça ormanda yaşamaya devam etmişler. Masal da burada bitmiş.
Kısa masal okumayı seviyorsanız Kısa Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.