Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde uzun ve soğuk kış ayı bitmiş, çimler yeşermeye, çiçekler açmaya, doğa uyanmaya başlamış. Her yer mis gibi kokmaya, ağaçlar yeşermeye ve güneş sıcak ışınlarını dünyaya göndermeye başlamış.
Baharın geldiğini gören bütün hayvanlar neşe saçmaya, yüzleri gülmeye başlamış. Hayvanlar her yıl olduğu gibi baharın gelişini bir kutlama ile karşılamaya karar vermişler. Bütün hayvanlar ellerini taşın altına koymuş ve kutlama için hazırlık yapmaya başlamışlar. Anne aslan kocaman bir pasta yapmış, anne zürafa ise herkese yetecek kadar kurabiye, kek ve salata yapmış. Kuşlar balonlarla etrafı süslemiş, maymunlar masaları hazırlamış. Dört bir koldan herkes çalışmış ve sonunda kutlama için her şey hazırmış. Ormanda ki bütün hayvanlar kutlama alanına gelmiş ama bir kaç kişi eksikmiş. Eksik olanlar ise kış uykusundan hala uyanmayan ayı, kirpi, sincap ve yılanmış. Hayvanlar onların uykularından uyanmalarını beklemeye başlamışlar fakat bir türlü uyanmamışlar. Hava iyice ısınmaya, pasta yavaş yavaş erimeye başlamış. Çabalarının boşa gitmesini istemeyen hayvanlar, arkadaşlarını uyandırmaya karar vermişler. Bunun için görev kanatlı hayvanlara verilmiş. Kuşlar, arılar, kelebekler uyuyanları uyandırmaya gitmiş. Arı iğnesi ile onları dürtmeye, kelebek kanatları ile gıdıklamaya, kuşlar da güzel sesleri ile kulaklarının dibinde bağırmaya başlamışlar.
Kısa süre içinde uyuyanlar kış uykularından uyanmışlar ve arkadaşlarının kutlama için onları beklediğini öğrenmişler. Hepsi birden koşarak kutlama alanına gelmişler. Arkadaşlarının hazırlıklarını görünce onlara çok teşekkür etmişler. Eğer uyanmasalarmış hep yazı kaçıracaklar hem de bu güzel kutlamadan mahrum kalacaklarmış. Bütün hayvanlar sevinç içinde kutlamalarını yapıp, pastayı kesmişler. O günden sonra kış uykusuna yatan hayvanlar baharın gelişini hiç kaçırmamışlar ve her yıl parti için kendileri uyanmışlar. Masal da burada bitmiş.
Kısa masal okumayı seviyorsanız Kısa Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.