Bir zamanlar Alpler’de yaşayan çok sevimli bir kız varmış. Bu sevimli kızın adı Hayat mış. Hayat ve ailesi, etrafı dağlarla çevrili olan ahşap bir evde yaşıyorlarmış. Hayat’ın kocaman bekçi köpeği, her gün dağlara otlatmaya götürdüğü dağ keçileri varmış.
Hayat’ın en yakın arkadaşının adı Elif miş. İki arkadaş dağlardan çiçek toplamayı, oyunlar oynamayı çok severmiş. Günlerden bir gün Hayat ve Elif keçileri alıp dağlara otlatmaya gitmişler. Keçilerin arasında bir tanede oğlak varmış. Diğer keçilere nazaran çok küçükmüş çünkü o doğalı daha iki ay olmuş. Oğlak annesi ile birlikte Hayat ve Elif’in arkasından yürürken yolda uçuşan kelebekler görmüş. Oğlak, kelebeklerle oyun oynamak için arkasından gitmiş ve kısa süre içinde gözden kaybolmuş. Hayat keçilerin otlayacağı yere geldiğinde hepsini saymış ve küçük keçinin orda olmadığı fark etmiş. Oğlak için yalnız gezmenin tehlikeli olacağını bildiği için keçilerini Elif’e emanet etmiş ve oğlağın peşine düşmüş.
Hayat her yerde dolaşmış ve sonunda onu kelebeklerle oynarken bulmuş. Hemen koşup oğlağa sarılmış ve keçilerin yanına geri götürmüş. Keçileri bir araya getiren iki arkadaş bir taşın üzerine oturmuş ve derin bir nefes almış. Bu işin sorumluluğunun büyük olduğunu artık daha dikkatli olmaları gerektiğini konuşmuşlar. O günden sonra keçileri gözlerinin önünden hiç ayırmamışlar. Bir daha da hiç bir keçi kaybolmamış. BU hikayede burada bitmiş.
Kısa hikaye okumayı seviyorsanız Kısa Hikayeler kategorimizi inceleyebilirsiniz.