Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde küçük bir köyde yaşayan Ayşe adında bir teyze varmış. Ayşe teyzenin, şirin bir bahçesi ve bahçesinde meyve ağaçları varmış. Elma ağacı, kiraz ağacı, armut ağacı ve şeftali ağacı… Bu dört ağaçta her sene en güzel meyveleri verir, Ayşe teyzeyi mutlu ederlermiş. Ayşe teyze, ağaçlar meyveleri verdiğinde her gün bahçeye çıkar, sepetine meyveleri doldurur ve köyün çocuklarına dağıtırmış.
Bir sabah ağaçlar kendi aralarında konuşmaya başlamışlar. Elma ağacı, bahçenin en güzel meyvesini kendisinin verdiğini söylemiş. Bu sözlere diğer ağaçlar itiraz etmiş. Kiraz ağacı “Hepiniz kocaman meyveler veriyorsunuz ben ise küçücük meyve veriyorum ama o meyveler sizinkilerden daha tatlı. Bu yüzden bahçenin en güzel meyvesi bende” demiş. Şeftali ağacı hemen araya girmiş “Kim ne derse desin, benden tatlı olamazsınız” demiş. Armut ağacı ise diğer ağaçlar gibi kendisini övüp durmuş. Ağaçların bu güzellik kavgası tüm gün devam etmiş. Hatta diğer günlerde tartışmaya devam etmişler. Bu süre zarfında Ayşe teyzenin hiçbir şeyden haberi yokmuş ve kısa süreliğine kardeşinde kalmaya gitmiş. Bahçeye döndüğünde hemen meyveleri toplamak için dışarı çıkmış ama gördüklerine inanamamış. Ağaçları hepsi çürümeye başlamış. Ayşe teyze ne yapacağını bilememiş, ağaçların neden bu hale geldiğine anlam verememiş, kendi kendine “Neden böyle oldu?” diye sormuş. O sırada bir ses duymuş, bahçenin en yaşlı elma ağacının sesi. “Merhaba, bu ağaçlar birbirleriyle yarışmaktan yoruldular ve meyvelerine gereken özeni gösteremediler bu yüzden de içten içe çürümeye başladılar” demiş. Ayşe teyze, ağaçların bu durumuna çok üzülmüş ve hemen bir çare aramaya başlamış. Daha sonra çürüyen ağaçların yanına gidip “Sevgili ağaçlar, en iyi meyveyi vermek için yarışmak yerine, birlikte çalışmayı denesek? Her biriniz kendi meyvenizin en iyisini üretmek için çabalarsa, hem siz mutlu olursunuz hem de ben.” demiş.
Ağaçlar, Ayşe teyzenin sözünü dinlemişler ve düşünmeye başlamışlar. Birlikte çalışmanın gerçekten daha iyi olacağını anlamışlar ve o günden sonra uyum içinde çalışmaya başlamışlar. Güneşi iyi kullanmışlar, suyu köklerine çekmişler ve birbirlerine yardım etmişler. Kısa sürede, tüm meyve ağaçları en tatlı, en güzel meyvelerini vermişler. Ayşe teyzede her sabah taze meyvelerini toplarken mutlu olmuş. Ve ormandaki ağaçlar, birlikte çalışmanın ve uyum içinde yaşamanın ne kadar değerli olduğunu öğrenmişler. Masal da burada bitmiş.
Daha fazla uzun masal okumak isterseniz Uzun Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.