Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde bir peri ülkesi varmış, bu peri ülkesinin içinde peri diskosu varmış, peri diskosunun ortasında çok gizemli bir okyanus kalbi varmış. Okyanus kalbinden yiyecek ve yaşam kaynaklarını alıyorlarmış. Periler müsait olduğu günlerde, peri diskosunda dans ederlermiş diğer günlerde ise peri diskosuna gitmezlermiş.
Peri ülkesine girmek isteyen bir çok insan varmış. Ama bu ülke su altı şehri olduğu için herkes giremezmiş. Periler de girmek isteyen insanları sınava tabi tutarlarmış. Çoğu insan bu sınavları geçemezmiş. Bir gün bir cadı bu sınavlara girmiş ve bu sınavları da eksiksiz tamamlamış. Ondan su altındaki peri şehrine girmesine izin vermişler, ona özel taraklarından vermişler, bu özel tarak sayesinde su altında nefes alabiliyorlarmış. Cadı da su altına şehrine doğru gitmiş tabi ki kılık değiştirerek… Hemen perilerin yaşadığı yerde su altı kalbine gitmiş, bir bakmış kapısı kilitli. Daha sonra da yaşlı bir kadın kılığına girmiş, “Merhaba yavrucuğum, iki gündür karnım çok aç bana su altı kalbinde ki yiyeceklerden verir misin?” demiş. Peri “Tabi ki teyzeciğim, veririm” demiş. Bu arada diğer arkadaşları “Dur… O bir cadı, kılık değiştirdi” demişler. Bunu duyan peri sonra su altı kalbini açmamış. Cadı da öylece de durmamış tabi ki. Yanına aldığı çekiçle camı kırmaya çalışmış, neredeyse kıracakmış ki periler el ele tutuşup su kalbinin etrafını sarmışlar. Cadı da çok sinirlenip bağırmış, perileri dağıtmış, tam çekicini vuracakmış ki periler gene su kalbinin etrafını sarmış.
Cadı bu işi başaramayacağını anlamış ve çok sinirlenmiş, artık su altı şehrini terk etmesi gerektiğini anlamış ve kaçarak peri ülkesini terk etmiş. Kötü cadı amacına ulaşamamış, bu da perilere çok iyi bir ders olmuş, bundan sonra sınavları daha ciddi yapmışlar ve su altı kalbini çok iyi koruyup musmutlu yaşamışlar. Masalımız da burada bitmiş, iyi geceler çocuklar tatlı uykular.
Peri masallarını seviyor ve daha fazlasını okumak istiyorsanız Peri Masalları kategorimizi inceleyebilirsiniz.