Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde çok eski zamanlar yaşayan bir ressam varmış. Resimleri tüm ülke de çok sevilen ressam hayal gücünü tablolara yansıtır, harika resimler yaparmış. Ülke de ki herkes ressamın resimlerinden evlerine asmış ve onunla gurur duyuyorlarmış.

Ünlü ressam boyalarına çok değer veriyormuş. Onlarla bir arkadaş gibi sohbet ediyormuş. Her fırçasını boyaya batırışında, boyalara iltifat ediyormuş. Bu durum renklerin çok hoşa gidiyormuş ve her gün ressamın resim yapmasını istiyorlarmış. Günlerden bir gün ressam boyalarına, fırçasına ve tuvaline hiç dokunmamış. Bu durum boyaların dikkatini çekmiş ve ressamın hasta olduğunu düşünmüşler. Fakat ressam hasta değilmiş. Ertesi gün ressam tekrar fırçasına, boyalarına ve tuvaline dokunmamış. Bu sefer boyalar, içlerinde ki renkler, fırçalar bir terslik olduğunu anlamışlar. Ressamın iki gün üst üste resim yapmaması hiç normal değilmiş. Ressam daha fazla dayanamamış ve üçüncü gün fırçasını eline almış ama bir türlü resim yapamamış. Ressam en sonunda konuşmaya başlamış: “Nedendir bilmiyorum ama üç gündür ilham gelmiyor ve bir şey çizemiyorum. Sizlerle vakit geçirmeyi çok özledim aslında ama ilhamım gelene kadar sizlerle vakit geçiremeyeceğim sanırım” demiş. Bunu duyan fırçalar, renkler, boyalar ne diyeceklerini bilememişler. Ressam odadan çıkınca aralarında konuşmaya başlamışlar. Boyalar: “Biz renklerimle birlikte çok üzgünüz bir şey yapıp tekrardan resim yapmasını sağlamalıyız” demiş. Fırça: “Evet bir şeyler yapmalıyız yoksa bütün kariyeri bitecek ve onu bir daha göremeyeceğiz” demiş. Tuval en sonunda söze girmiş: “Onu tekrar resim yapmaya heveslendirmeliyiz arkadaşlar” demiş ve bir plan yapmışlar. Tuval yürüyerek odadan çıkmış ve evin manzaralı bir odasına gitmiş arkasından fırçalar, boyalar da gitmiş. Boya kendisini sıkmış ve renklerini ortaya çıkarmış. Fırçada renklere dokunmuş ve bir kaç çizgi, bir kaç yuvarlak çizmiş. Aralara renkleri karıştırmış ve ortaya çok değişik bir resim çıkmış. Bu tarz ressamın daha önce hiç çizmediği bir tarzmış.

Ressam odaya girdiğinde eşyalarını görememiş ve evin içinde ararken en uzak odada onları bulmuş. Tuvale baktığında çok farklı bir resim duruyormuş. Cama baktığında çok güzel bir manzara karşısındaymış. Ressam tuvalde ki resimden çok etkilenmiş ve hemen başka bir resim çizmiş. Yaptığı resim çok hoşuna gitmiş ve bütün arkadaşlarına teşekkür etmiş. Yapması gereken tek şey bakış açısını değiştirmek ve yeniliklere açık olmakmış. O günden sonra her tıkandığında, eli resim yapmaya gitmediğinde bakış açısını değiştirmeye başlamış ve yeni teknikler denemeye başlamış. Arkadaşlarının de desteğini hiç bir zaman unutmamış. Masal da burada bitmiş.

Uzun masal okumayı seviyorsanız Uzun Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.